Kadınlar orta yaşlara ulaştığında menopoz dönemi gelmekte, üreme yaşlanması ve fizyolojik yaşlanma iç içe geçmektedir. Bunların etkisi ile vücut kompozisyonu değişmektedir. Kilo alımı ve yağlanmanın göbek bölgesinde olması, vücut proporsiyonunun ( vücut orantısı) değişmesi endişe ve mutsuzluk yaratmaktadır.
Östrojen düzeyinin azalması, genetik faktörler ve hareketsizlik gibi nedenlerle bazal metabolizma hızı azalmakta ve yağlanmanın artmasına katkıda bulunmaktadır.
Yine bu yaşlarda uyku kalitesinde ve süresinde değişiklik olmakta ve sirkadiyen ritim bozulmaktadır. Bunlar endojen melatonin salınımını bozarak kilo alımına katkı yapmaktadır.
Bütün bu etkenler yıllar içinde kas kitlesinde azalmaya ve sarkopenik obeziteye neden olabilir. Göbek bölgesinde yağlanma (santral obezite) ve östrojen eksikliği ciddi kalp damar hastalıklarına zemin hazırlayabilir.
Yağ dokusundan kaynaklanan bazı maddelerin kanser gelişimine yardımcı olduğu bilinmektedir. İnsan yaşlandıkça olan kronolojik değişiklikler( epigenetik, metabolik, makromoleküler hastalıklar, kök hücre yenilenmesi bozulması vb) ve menopoz birleşince kadınları güç bir dönem beklemektedir. Kadınlar bu yıllarda bir yandan vücut imajı değişikliği ve fiziksel işlevlerindeki değişiklikler diğer yandan cinsel yaşamdaki farklılıklar ile uğraşmak zorunda kalırlar.
Peki ne yapabiliriz ? Neler önermeliyiz?
Öncelikle yaşam tarzı haline getirilmesi gereken beslenme ve egzersiz önerileri yapılmalı.
Beslenme şekli açısından akdeniz diyeti faydalı bulunmuş. Kadının üretimin içinde bulunması, çalışmaya devam etmesi ve uğraşlarının olması olumlu etkenler olarak tespit edilmiş. Bunlarla beraber konuya hakim bir jinekolog ile hormon kullanımı ve vitamin-mineral desteği konusu değerlendirilmeli. Bu yaklaşım ve destek tedaviler uzun yıllar sürebilir.
Menopoz sonrası iyilik için özel çaba harcamanız gerektiğini unutmayın.